
Evet. İstanbul'daki sekizinci senemde beşinci evimden de taşınmak üzere hazırlıklara başlamış bulunmaktayım. Yemeyip içmeyip iki senelik çalışma hayatımda teknoloji üssüne çevirdiğim güzel evimin bir o kadar güzel teknolojik öğelerini memlekete göndermiş, dımdızlak kalmış durumdayım. Ah bu askerlik diyorum başka da bişey demiyorum. İçimde de bi ses "Bunun dönüşü de var delikanlı takma" dese de ufacık bir radyoya bile hasret kalacağım günler aklıma geldikçe delleniyor, bunalıyor, geriliyorum.
Belki de iyi gelecek bu hasretlik. Dönüşte emekliliğe otuz kırk sene olduğu düşünüldüğünde aslında hakikaten iyidir belki de. Görecez bakalım.

sen ne meraklısın askere gitmeye...
YanıtlaSil